Fed FOMC Toplantısı Başladı: Piyasalar Faiz Sinyallerini Bekliyor
ABD Merkez Bankası’nın (Fed) yılın en kritik toplantılarından biri olan Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısı 17 Haziran 2025 itibarıyla başladı. İki gün sürecek olan toplantının sonunda alınacak faiz kararı ve Fed Başkanı’nın yapacağı açıklamalar, hem küresel piyasalar hem de ABD ekonomisinin gidişatı açısından belirleyici olacak.
Mevcut Politika ve Beklentiler
Fed, Mart 2025’ten bu yana politika faizini %5,25 – %5,50 aralığında sabit tutuyor. Son aylarda açıklanan güçlü istihdam verileri ve hâlen yüksek seyreden çekirdek enflasyon, faizlerin bir süre daha bu seviyelerde kalabileceği görüşünü destekliyor. Ancak bazı analistler, enflasyondaki kademeli yavaşlamanın yılın ikinci yarısında bir faiz indirimi ihtimalini güçlendirebileceğini savunuyor.
Piyasalarda Bekleyiş Hâkim
FOMC toplantısının başlamasıyla birlikte, piyasalar da temkinli bir bekleyişe girmiş durumda. ABD borsalarında işlem hacmi düşük seyrederken, tahvil faizleri yatayda kalıyor. Dolar endeksi (DXY) ise kararsız bir görünüm sergiliyor. Altın ve kripto paralarda da yön arayışı sürüyor.
Analist Görüşleri
Finans uzmanları, bu toplantının faizden ziyade, önümüzdeki aylara dair sözlü yönlendirmelerin öne çıkacağı bir zirve olacağını vurguluyor. Özellikle:
-
Fed’in yıl sonuna kadar kaç faiz indirimi öngördüğü,
-
“Nötr faiz” seviyesine ne zaman ulaşılabileceği,
-
Enflasyon ve iş gücü piyasası riskleri,
gibi konuların toplantı sonrası yapılacak basın açıklamasında detaylı şekilde ele alınması bekleniyor.
Veri Takvimi Önemli Rol Oynayacak
Fed’in faiz politikası kadar, toplantı sonrası açıklanacak ekonomik projeksiyonlar (dot plot), büyüme beklentileri ve çekirdek PCE verisi tahminleri de yatırımcıların radarında olacak. Ayrıca 18 Haziran’da açıklanacak olan Fed karar metni ve Başkan Jerome Powell’ın konuşması, piyasaların yönünü netleştirecek temel unsur olacak.
Küresel Yansımalar
FOMC toplantısından çıkacak mesajların sadece ABD değil, küresel finansal sistem üzerinde de etkili olması bekleniyor. Gelişmekte olan ülkeler, yüksek faiz ortamında sermaye çıkışlarıyla karşı karşıya kalabilirken; Euro, yen ve gelişmekte olan para birimleri de karar sonrasında dalgalanabilir.